SÖĞÜT

Söğüt ağacı; kökleri derin, daima yeşeren ve rüzgar ne yöne eserse essin ona göre şekillenen, dalgalanan, bükülen ama zor kırılan bir ağaçtır. Aile de bireyin hayatında söğüt gibi bir dayanak, bir güven alanıdır.

Birey olarak hepimiz hayatın getirdiği fırtınalara maruz kalıyoruz. Yaşadığımız zorluklar, kaygılar, beklentiler ve hayal kırıklıklarıyla dolu bir yolculukta ilerlerken, bazen sığınacak liman arıyoruz. Yapılan psikolojik araştırmalar, aile desteğinin bireyin duygusal iyilik halini, stresle başa çıkma mekanizmalarını ve genel yaşam doyumunu arttırdığını gösteriyor. Örneğin, Cohen ve Wills (1985) tarafından yapılan sosyal destek modeli çalışması, aile desteğinin bireyin stresle başa çıkma becerilerini güçlendirdiğini ve psikolojik iyilik halini arttırdığını ortaya koymuştur. Benzer şekilde, Umberson ve Montez'in (2010) aile ve sosyal ilişkilerin sağlık üzerindeki etkilerine dair araştırması, aile bağlarının bireyin duygusal ve fiziksel sağlığına olumlu katkılar sunduğunu göstermektedir. Elbette her aile yapısı aynı değil. Kimi zaman destekleyici, kimi zaman ise engelleyici olabiliyor. Ancak aile ortamı, bireyin kendini güvende hissettiği, duygularını çekinmeden paylaşabildiği ve her durumda arkasında bir dayanak bulabileceği bir yerdir. Bu bağlamda aile, bireyin ruhsal sağlığı ve mutluluğu için bir kalkan işlevi görür.

Destekleyici bir aile yapısı aynı zamanda sosyal açıdan da olumlu etkiler oluşturmaktadır. Araştırmalar, aileleriyle güçlü bağları olan bireylerin, daha az depresyon ve anksiyete belirtileri gösterdiğini, daha iyi stres yönetimi yapabildiğini ortaya koyuyor (Umberson & Montez, 2010). Aile sevgisiyle büyüyen bireyler, ilerde kendileri de daha şeffaf ve sağlıklı ilişkiler kurabiliyor.

Elbette her bireyin ailesiyle kurduğu ilişki farklı olabilir. Kimi zaman söğüt gibi esnek olmayabilir. Bazen köklerimiz yetersiz beslenmiş olabilir. Ancak bizler, hangi koşullarda olursak olalım, destekleyici ilişkiler kurmak, kendimizi bir topluluğun parçası olarak görebilmemiz için bazen rüzgara direnen değil yelken açan taraf olmalıyız.

Unutmayalım ki, söğüt dalı bile kırılabilir; ancak iyi beslenen kökler onu hep yeniden büyütecektir.

KAYNAKÇA

Cohen, S., & Wills, T. A. (1985). Stress, social support, and the buffering hypothesis. Psychological Bulletin, 98(2), 310–357.

Umberson, D., & Montez, J. K. (2010). Social relationships and health: A flashpoint for health policy. Journal of Health and Social Behavior, 51(1_suppl), S54–S66.